tarihinde yayınlandı 7 Yorum

Gezi rotası oluşturma – Google maps ile gezi rotası hazırlama

Gezeceğiniz şehri araştırdınız, gezilecek görülecek yerleri listelediniz. Peki bu listeyi google maps üzerinde görmek ve rota oluşturup gideceğiniz şehirde bu haritayı açıp rota üzerinden kaybolmadan yürümek istemez misiniz? Google maps ile gezi rotası hazırlama ve kullanmayı adım adım anlatacağım.

Gezi rotası oluşturma

  1. Bilgisayarınızda tarayıcınızdan www.google.com.tr/mymaps adresine girilir.
  2. Yeni harita oluştur yazısına tıklanır.
  3. Öncelikle haritanın ismini belirleyelim. İstediğiniz zaman harita ismini şu şekilde değiştirebilirsiniz. Adsız harita yazısının üstüne tıklayın ve “Harita Başlığı” yazan boşluğa harita ismini girin ve kaydet tuşuna basın. Örnekteki başlık Prag.

    google maps ile gezi rotası oluşturma
    google maps ile gezi rotası oluşturma
  4. Açılan haritada istenilen yer aratılır. Resimdeki örnekte “Astronomik saat kulesi” aratıldı.
  5. Haritaya ekle yazısına tıklanır.
  6. Bu şekilde teker teker tüm yerler eklenir.
  7. Aynı harita içine birden fazla katman eklenebilir. Ben genelde, gezi, yemek, kahve gibi katmanlar ekliyorum. Gezerken gezi katmanım açık oluyor sadece. Acıkınca yemek katmanını açıyorum; önceden seçtiğim gitmek istediğim restoranlar bu katmanda oluyor. O an neredeysem oraya yakın restoranları görüyorum.
    Katmana isim vermek için; Adsız katman yazısına tıklanır. Açılan kutuya istenilen isim girilir, kaydet tuşuna basılır.
  8. Gelelim işaretlediğimiz yerlerden rota oluşturma kısmına. İlk gitmek istediğimiz yer seçilip, “Şuraya yol tarifi” tuşuna basılır.
  9. Gitmek istediğimiz yer yazılır soldaki listedeki boşluğa yazılır. Örnekte “Karluv most” yazılmıştır.
  10. Bu şekilde teker teker tüm yerler eklenir.
  11. Ulaşım modu; yaya olarak seçilir. Arabayla gezecekseniz araba seçilmeli.

Haritamızı hazırladık. Şimdi gittiğimiz yerde nasıl kullanacağız ona bakalım.

Oluşturduğunuz gezi rotası ‘ nı kullanma

  1. Telefonunuzdan Google maps uygulamasını açın.
  2. Your places`e basın.
  3. Maps`e basın, hazırladığınız haritayı seçin.
  4. Katmanları (daha önce yazdığım gezi, yemek, kahve vb.) açıp kapamak için, en alttaki “View map legend” yazısına tıklayın.
  5. Soldaki checkboxları işaretleyerek ya da işaretini kaldırarak katmanları açıp kapatabilirsiniz.

Gezeceğiniz yerin çevrimdışı haritasını indirip, önceden bilgisayarda hazırladığınız haritayı gezeceğiniz yerde telefonunuzdan kullanabililirsiniz.
Telefonunuzda hücresel veri kullanmadan, yani internete ihtiyaç duymadan Google Maps kullanabilmeniz için çevrimdışı harita indirme nasıl yapılır burada anlatıyorum.

tarihinde yayınlandı Yorum yapın

Kopenhag Gezi Rehberi, Kopenhag Gezilecek Yerler

copenhagen

Danimarka`nın başkenti Kopenhag, İkandinav şehirlerinin bence en havalısı. Tarihi merkeze Indre By deniliyor. Stockholm ve Kopenhag`a arka arkaya gittim; Kopenhag`ı yağmurlu havasına rağmen daha çok beğendim.

PARA BİRİMİ

Danimarka kronu – DKK

Kopenhag PAHALI MI?

Stockholm için çok pahalı yazmıştım. Kopenhag, Stockholm`den daha da pahalı. İstanbul`da 1TL`ye alabildiğimiz Snickers, orada 10TL. Stockholm Gezi Rehberi içinde yazdığımı buraya tekrar yazayım. İstanbul`dan döviz bürosundan biraz kron almıştım, Stockholm`de kredi kartından da harcama yaptım, karşılaştırdığımda ikisi de aynı kura denk geldi. Her döviz bürosunda DKK bulunmuyor. Levent`te Tolga Döviz`de vardı. Kopenhag`daki döviz bürolarında yüksek komisyon alıyorlar, İstanbul`da döviz işini halledin derim.
Kopenhag`da İstanbul`a göre ucuz olan tek şey Netto`da satılan wasa idi.

VİZE VAR MI?

Evet Schengen vizesi almanız gerekir.

HAVAALANINDAN ŞEHİR MERKEZİNE ULAŞIM

Tren ya da metroyla 20 dakikada 36 DKK`a şehir merkezindesiniz. Otelinizin konumuna göre, Kobenhavn H ya da Norreport istasyonlarına kolayca ulaşabilirsiniz.

HAVA DURUMU

Yağmurlu ve karanlık. Bence Mayıs-Eylül ayları arası Kopenhag ziyareti için ideal.

Kopenhag İÇİ ULAŞIM

Ben şehir merkezinde kaldığım için herhangi bir araç kullanmama gerek kalmadı ama metroyla şehir merkezi dışına kolayca çıkılabilir.

Otel

Oteller çok pahalı. Ekonomik olarak fazla alternatif yok. Ben Cabinn City`de kaldım, tavsiye ediyorum.

Kopenhag`da ne yenir?

Smørrebrød denilen açık sandwiçleri var. Smagsløget isimli restoranda uygun menüleri var, farklı çeşitlerden oluşan.
Copenhagen Street Food denilen yerde farklı mutfakların yemeklerini nispeten uyun fiyata deneyebilirsiniz. Avrupa`da çeşitli şehirlerde yavaş yavaş açılan “food hall” mantığında, konteynırlardan sokak yemekleri alabileceğiniz, açık hava`da yemek yiyebileceğiniz bir yer.
Gezerken meyve, abur cubur atıştırmak isterseniz supermarket olarak Netto`yu seçin, diğerleri epey pahalı.

KAÇ GÜNDE GEZİLİR?

Turistik merkez, müzeler haricinde 1-2 günde gezilir.

Kopenhag HARİTA

Kopenhag`da gezilecek yerler için bir harita hazırlamıştım; kahve dükkanları, restoranlar ve genel tuvaletler (üşüyerek gezeceğiniz için lazım olacak) için ayrı katmanlar var. Telefonunuzdan bu haritayı açıp gezebilirsiniz.
https://drive.google.com/open?id=1AY-LWVcjjrV4mFElWmzG0QtzT50&usp=sharing

Kopenhag`da GEZİLECEK görülecek YERLER

Tivoli Gardens

1983`te kurulmuş popüler eğlence parkı. Parka giriş 110 kron, içerideki oyuncaklara biniş için de ayrı ücret ödüyorsunuz. Kopenhag`da bundan daha eski bir eğlence parkı daha var; Bakken, buraya giriş ücretsiz. Walt Disney, Danimarka ziyaretinde bu parkı gördükten sonra Disneyland`ı kurmaya karar vermiş.

Nyhavn

Renkli evlerin, barların, cafelerin olduğu kanal.

Free Town Christiania

Komün düzende yaşayan hippilerin yeri. 1971`de hippilerin işgaline uğramadan önce askeri bir alanmış. Polis alanı hippilerden kurtarmaya çalışmış, başaramamış, hippi isyanı kazanmış. Bölge`de esrar kullanmak serbest, fotoğraf çekmek yasak. Parklar, bira bahçeleri, müzik yapılan alanlar, yemekhaneler (restoranlar), hippilerin kendi yaptığı evler var. Polisler bölgeye girmiyor. Buraya gitmeden önce tehlikeli bir yer olduğunu okumuştum ama doğduğumdan beri İstanbul`da yaşayan biri olarak söyleyebilirim ki gayet güvenli bir yer. Köşe başlarında esrar satıcıları var sadece…

Strøget

Araçlara kapalı alışveriş caddesi. İstanbul`un İstiklal caddesine benzetebiliriz.

Küçük Deniz Kızı, Kastellet, Gefion Çeşmesi

Kastellet, 17. yüzyıldan kalma yıldız şeklinde şeklinde kale. Yakınlarında Küçük Deniz Kızı ve Gefion Çeşmesi görülebilir.

Rosenborg Slot

17. yüzyılda Kralın yazlık olarak inşaa edilmiş Rosenborg Kalesi

Christiansborg Slot

Danimarka parlamentosu, başkanlık ofisi, yüksek mahkemesini barındıran saray. Kuleye giriş ücretsiz. Arka tarafında Borsa binası var, görmeye değer.

Amalienborg Slot

Şu an ki Kraliçenin yaşadığı 18. yüzyıl sarayı. 12:00`da nöbet değişim töreni oluyor.

tarihinde yayınlandı Yorum yapın

Stockholm GEZİ REHBERİ, Stockholm GEZİLECEK YERLER

İsveç`in başkenti düzenli şehir Stockholm, İskandinav şehirleri arasında en kalabalık olanı, Baltık denizinde 14 ada ve 50`den fazla köprü barındırıyormuş, ben sadece şehir merkezini gezdim, tecrübelerimi paylaşacağım.

Para birimi

İsveç kronu – SEK

Stockholm pahalı mı?

Evet çok pahalı. Para birimlerinin değeri çok yüksek. Bir kahve 20 TL. İstanbul`dan döviz bürosundan biraz kron almıştım, Stockholm`de kredi kartından da harcama yaptım, karşılaştırdığımda ikisi de aynı kura denk geldi. Her döviz bürosunda SEK bulunmuyor. Levent`te Tolga Döviz`de vardı. Stockholm`deki döviz bürolarında yüksek komisyon alıyorlar, İstanbul`da döviz işini halledin derim.
Stockholm`de pahalı olmayan şeyler de var. Södermalm`da No Name isimli bir barda 39 krona lager bira içtik, tadı da güzeldi. İstanbul`da ithal biralar için aynı ücreti ödüyoruz. Södermalm bölgesi şehir merkezine göre daha ucuz, burada pek çok Türk restoranına ve Türk`e rastlamanız mümkün.

VİZE VAR MI?

Evet Schengen vizesi almanız gerekir.

Havaalanından şehir merkezine ulaşım

Hızlı tren Arlanda Express en hızlısı ve en pahalısı, 20 dakikada şehir merkezindesiniz. En uygunu özel havaalanı otobüs firması Flygbussarna, 45 dakika sürüyor yolculuk. Biletinizi internetten alırsanız gidiş dönüş 198 kron.  https://www.flygbussarna.se/en Bilet ofisinden alırsanız biraz daha pahalı. Toplu taşıma daha pahalıya geliyor, havaalanından kalkan otobüsün biletleri standart otobüs/metro biletinden daha pahalı.

HAVA DURUMU

Tek kelime ile soğuk. Özellikle güneş batınca epey soğuk. Ekim`de gündüz 13 derece, akşam 4 derece idi. Güneşli bir güne denk gelirseniz öğlenleri güneş ısıtıyor. Soğukta gezmeyi sevmeyen biriyseniz, Mayıs-Eylül ayları arası Stockholm ziyareti için ideal.

stockholm içi ulaşım

Geniş bir metro ağı var, haftaiçi gece 1`e kadar, haftasonu 24 saat işliyor. Tek seferlik metro bileti 43 SEK yani 20 TL; İstanbul`da taksiye vereceğiniz para. 1,3,7 günlük metro kartları var. Bilgi için: https://sl.se/en/fares–tickets/

Otel

Oteller aşırı pahalı olduğundan hostellerin banyolu özel odalarında kalınabilir. Yalnız hostele verdiğiniz para içinize oturacak. Buraya ödediğim parayla İtalya Puglia`da 4 yıldızlı kahvaltı dahil otelde kalmıştım. Toplu taşıma çok pahalı olduğu için şehir merkezinde bir yerde kalmanızı öneririm, böylece her yere yürüyebilirsiniz.

Stockholm`de ne yenir?

İsveç köftesi ve balık. Çok para harcamaya hazır olun. Ucuza karnımı doyurayım derseniz sokak lezzetlerini deneyebilirsiniz. Sosis ve balık-ekmek kamyonları var.
İsveç, dünyada en fazla kahve tüketilen ülkeymiş. “Kahve molası” için özel bir kelimeleri bile var; Fika. Kahve dükkanlarından birinde kahve içme lüksünü kendinize tanımalısınız.

KAÇ GÜNDE GEZİLİR?

Turistik merkez, müzeler haricinde 1-2 günde gezilir.

Stockholm Harita

Stockholm`de gezilecek yerler için bir harita hazırlamıştım; kahve dükkanları, restoranlar ve genel tuvaletler (üşüyerek gezeceğiniz için lazım olacak) için ayrı katmanlar var. Telefonunuzdan bu haritayı açıp gezebilirsiniz.
https://drive.google.com/open?id=1f_dz4oAmTMbd4bbIarXSPCnZ-0M&usp=sharing

Stockholm`de gezilecek yerler

Stockholms stadshus

Stockholm belediye binası, çok huzurlu bir manzarası ve bedava interneti var.

Gamla Stan

Eski şehir merkezi. Tipik İskandinav evlerini ve kraliyet sarayını barındırıyor. Stortorget, eski şehrin en ünlü meydanı.

Monteliusvägen

Eski şehir merkezini yukarıdan görebileceğiniz, parkın içinde bir manzara noktası.

Fjällgatan

Yine eski şehir merkezini yukarıdan fakat doğudan görebileceğiniz, gün batımını geçirmek için ideal bir manzara noktası.

tarihinde yayınlandı Yorum yapın

Çevrimdışı harita indirme – resimli anlatım

cevrimdisi harita

Yurtdışında kullanabileceğiniz internet paketiniz yoksa Türkiye`deyken Google haritalardan istediğiniz bölgeyi telefonunuza indirip, daha sonra yurtdışında kullanabilirsiniz. Iphone üzerinden çevrimdışı harita indirme işlemini resimlerle adım adım anlatacağım, android telefonlardan da benzer adımları izleyebilirsiniz.

Türkiye`deyken çevrimdışı harita indirme

  1. Henüz telefonunuzda yoksa, app store`dan Google Maps (Google Haritalar) yükleyin.
  2. İndirmek istediğiniz şehri aratın. Resimli örnekte Atina aratıldı.
  3. Google Maps uygulamasını açtıktan sonra menüden Offline areas (Çevrimdışı alanlar) yazısını tıklayın.
  4. Çıkan ekranda “Download an offline area” (Çevrimdışı alan indirin) başlığının altında “Custom area” (Özel alan) yazısına tıklayın.
  5. Harita görünümü gözükecek, buradan indirmek istediğiniz şehri, iki parmağınızla büyütüp küçülterek istediğiniz bölgeyi dikdörtgenin içine sığdırdıktan sonra Download (İndir) yazısına basın.
  6. İndirilmesini bekleyin, yüzde işaretini izleyerek haritanın ne kadarının indirildiğini takip edebilirsiniz.

Yurtdışındayken çevrimdışı harita kullanma

  1. Yurtdışında gittiğiniz şehirde, Google Maps (Google Haritalar) uygulamasını açın ve gitmek istediğiniz yeri aratın. Daha önceden bu şehrin haritasını indirmiş olduğunuz için, yeri bulacak. Kendinizin nerede olduğunu da haritada görebilirsiniz.
  2. İndirilmiş haritalar, 30 gün sonra otomatik olarak silinir.

Hatırlatma: Yurtdışına çıkmadan, data roaming (veri dolaşımı) özelliğini kapatmayı unutmayın.

tarihinde yayınlandı Yorum yapın

Bolonya Gezi Rehberi, Bolonya Gezilecek Yerler

Bolonya Nerede

İtalyanca “Bologna la Rossa” lakabıyla bilinen Kızıl şehir Bolonya, İtalya’nın kuzeyinde Emilia-Romagna bölgesinde yer alan bir şehirdir.

BOLONYA İÇİ ULAŞIM

Bolonya çok küçük bir şehir olduğundan, metro yok. Turistik merkez yürüyerek gezilebiliyor. Merkez dışı için otobüs kullanabilirsiniz.

Otel

Şehir merkezinde Nuovo Hotel Del Porto`da kaldım, tavsiye ederim.

Bolonya için faydalı bilgiler

Müzeleri de gezecekseniz 30 euroya Bologna Welcome Card almanızı tavsiye ederim.

HAVA DURUMU

İstanbul`a göre kuzeyde olduğundan, hava sıcaklıkları İstanbul`a kıyasla biraz daha düşük ve sonbaharda yağmurlu.

VİZE VAR MI?

Evet Schengen vizesi almanız gerekir.

HAVAALANIndan ulaşım

Tek havalanı var: Guglielmo Marconi Havalimanı. Tren ya da aerobusla havaalanından şehir merkezine gidebilirsiniz. Ben aerobus`ı seçtim, 11 dakikada bir kalkıyor fakat epey sıra vardı. Havaalanındaki Bologna Welcome, Carrefour Express ya da bilet makinelerinden bilet alabilirsiniz, otobüs içinde alınmıyor. Sitelerinde gözüküyor olsa dahi Mille diye bir durak yok, dikkat. Şehir merkezine en yakın durak; Stazione Centrale. Ben hafiften panik oldum o durakta durmayınca, siz de olmayın. 4-5 kişiyseniz taksi tutun, aynı paraya denk geliyor, sıra beklemezsiniz.

KAÇ GÜNDE GEZİLİR?

Turistik merkez, müzeler haricinde 1-2 günde gezilir.

NE YENİR?

Bolonya`ya ait makarna: Tagliatelle al ragù yani bolonez soslu makarna. Osteria dell’Orsa`da yedim, yanında kırmızı ev şarabıyla ve beğendim. Tagliatelle bir makarna çeşidi, uzun şerit halinde olan. Ragu ise bizim bolonez sosu olarak bildiğimiz dana kıymalı sos. Bunun dışında, tortellini makarnası, atıştırmalık olarak sage ve terayağlı tortelloni, stracchino ve squaquerone peyniri, beyaz şarap Pignoletto ve kırmızı şarap Lambrusco buraya ait tatlar.
Spritz, burada ve genel olarak İtalya`da çok popüler bir içki. Akşam üstü Maggiore civarında, Mercato di Mezzo`nun olduğu sokak ve paralel sokakta spritz içip aperitivo yiyebilirsiniz. Aperitivo; yani aperatif olarak içkinin yanında çeşitli peynir, salam ve mezeler geliyor.

PARA BİRİMİ

EUR.

Yukarıdan Bolonya

  • Asinelli Tower: En iyi Bolonya manzarasını 5€ verip, 498 basamak çıkarak, 97.2m uzunluğundaki bu kulenin tepesinden görebilirsiniz.
  • San Petronio Bazilikası terası : 3€
  • Palazzo D’Accursio: Piazza Maggiore manzarası.
  • Bosco`daki Piazzale di San Michele. Via Rizzoli`den kalkan 30 numaralı otobüs ile buraya ulaşabilirsiniz.
  • Hotel Touring terası: Biraz pahalı fakat burada bir kahve ya da spritz eşliğinde Bolonya manzarası çok keyifli.

Gezilecek Yerler

  • Piazza Maggiore: Bolonya`nın merkezi kabul edilen bu meydanı çevreleyen önemli binalar: Basilica di San Petronio, Palazzo dei Notai, Palazzo d’Accursio, Palazzo del Podestà and Palazzo dei Bianchi.
  • Palazzo D’Accursio: 13. yüzyıldan kalma bu saray şu an belediye binası olarak kullanılıyor. Avludan asansörle ikinci kata çıkıp belediyeye ait sanat koleksiyonunu ve pencereden Piazza Maggiore manzarasını görebilirsiniz. Giriş ücretsiz.
  • Palazzo del Podestà: Turizm ofisi ve çeşitli cafelerin bulunduğu bu saray, Maggiore meydanı yaratılırken 13. yüzyılda inşa edilmiş. Arkasında Torre Dell’Arengo (Arengo Kulesi) ni görebilirsiniz.
  • Basilica San Petronio: Maggiore meydanında, giriş ücretsiz. Cennet ve cehennemi tasvir eden en uzun meridyen çizgilerini yerde görebilirsiniz.
  • Palazzo Re Enzo: Palazzo del Podestà`nın arkasındaki bu saray yalnızca sergi zamanları açık. Şu an bakım halinde.
  • Palazzo dei Banchi: Maggiore meydanında, arkasında dar pazar yeri sokaklarını saklamak için inşa edilmiş. Bu sokaklarda şarap eşliğinde aperatif yiyebileceğiniz bir çok mekan mevcut, akşamları çok canlı oluyor.
  • Archiginnasio: 1563`te inşa edilmiş, Bologna Üniversitesi`nin ilk resmi binası. 1838`den sonra kütüphane olarak kullanılmaya başlanmış. Bolonya`da beni en çok etkileyen yerlerden biri.
  • Anatomical Theater: Giriş 3€. Mutlaka girin. Archiginnasio içinde Anatomi dersleri için yapılmış ahşap bir derslik. Duvarlarında, Hipokrat ile başlayan 12 ünlü mucit doktorun heykelleri ve bu heykellerin üzerinde 20 anatomistin büstü var. Aynı biletle Stabat Mater Hall`a da girebilirsiniz. Buradaki kapıdan eski kütüphaneye bakmayı es geçmeyin.
  • Le Due Torri: Bolonya`nın geleneksel sembolü Garisenda ve Asinelli kuleleri. Asinelli kulesinin tepesinden tüm Bolonya`yı izleyebilirsiniz.
  • Basilica di Santo Stefano ve Piazza Santo Stefano: Sette Chiese (7 kilise) ismi ile de bilinen Basilica di Santo Stefano, tahmini olarak 430 yılında inşa edilmiş, “İsa`nın çilesi” olarak adlandırılan dönemin geçtiği yerleri temsil eden 7 kiliseden oluşuyor. Hemen önündeki saraylarla çevrili üçgen meydan, cafelerde oturmak ve sokak sanatçılarını izlemek için ideal.
  • Quadrilatero: Palazzo dei Banchi`nin arkasında yer alan eski pazar yeri, şu an kasaplar, fırınlar, şarküteriler, manavlar ve küçük restoranlara ev sahipliği yapan bir sabit pazar.
  • Santuario di San Luca: Şehir merkezinden 20 numaralı otobüse binip Meloncello durağında inip 4km uzunluğu  ve 600 adet sütun ile dünyanın en uzun porticosunu yürüyerek bu kiliseye varabilirsiniz. Portico=Sıra sıra sütunlardan oluşan binanın girişine uzanan üzeri kapalı geçit, veranda.
  • Santa Maria della Vita: İtalyan heykel sanatının başyapıtlarından sayılan “lamentation of Christ” eseri bu barok stili kilisede görülebilir.
  • Finestrella: Küçük Venedik olarak adlandırılan bölgede, Via Piella üzerindeki bu küçük pencereden, 13. yüzyılda Bolonya İtalya`nın tekstil merkeziyken 60km olan ve taşımacılık yapılan bu kanallardan geriye kalanları görebilirsiniz.
  • Basilica di San Domenico: Sanat eserleri bakımından Bolonya`nın en zengini sayılan kilise. Michelangelo`nun 3 adet heykelini bu kilisede görebilirsiniz.

Kısa Tarihi

Dünyanın ilk üniversitesini barındıran bu şehir, hala bir öğrenci şehri. 12. yüzyılda görünümü Manhattan gibiymiş, soylu ailelerin yaptırdığı 100 adet kule varmış. Şu an 20 kule kalmış. Kulenin yüksekliği, kuleyi yaptıran ailenin prestijinin göstergesiymiş.

tarihinde yayınlandı Yorum yapın

Puglia Gezi Notları

Puglia Gezi Rehberi. Geçen sene bir hafta boyunca İtalya`nın güneyi, çizmenin topuğuna denk gelen Puglia – İtalyanca Apulia (pulya diye okunur) – bölgesini keyifle gezmiştik. Genelde İtalyan turistlerin tercih ettiği, pek fazla yabancı turist göremeyeceğiniz, dolayısıyla fiyatların uygun olduğu bir bölge. Puglia`nın en güzel kasabalarını, plajlarını, Unesco şehirlerini gezdiğimiz tatil rotamız şöyleydi: Matera, Polignano a Mare, Abbazia di San Vito, Monopoli, Gioia del Colle, Martina Franca, Alberobello, Ostuni, Lecce, Baia dei Turchi, Otranto, Galatina, Gallipolli, Baia Verde.

Orecchiette

Puglia bölgesinin makarnası.

Burrata & Ricotta

Puglia bölgesinin peynirleri.

Tarallini

Puglia bölgesinin atıştırmalık krakeri.

Tiramisu

Roma`daki tiramisusu ile ünlü Bar Pompi`nin Monopoli`de şubesi var.

Trulli

Valle d’Itria bölgesinin taştan konik çatıları olan binalarına verilen isim. Alberobello ve Martina Franca bu bölgede.

Martina Franca

Barok stili saray ve kiliseleri barındıran bölge. Gündüz bomboş, gece capcanlıydı. Caffè Tripoli`de dondurmalı bir kahve (Granita di Caffè con Panna) içtim müthişti, yanına da italyan bisküvisi söyleyin.

Polignano a Mare

Adriatik denizi manzaralarını barındıran bölge.

Gallipoli

İsmini Yunanca`dan alan, geçmişte uzun süre Yunan egemenliği altında kalmış bölge. Türkçesi Gelibolu.

Matera

Kapadokya Uçhisarı andıran, bir kısmı mağaralara uzanan taş evlerin olduğu, 9000 yıllık bölge.

Ostuni

Beyaz şehir.

Lecce

Puglia bölgesinin en büyük şehri, barok tarzı yapılar var.

Baia dei Turchi

Türk koyu. Osmanlılar, Puglia`ya deniz yoluyla buradan giriş yapmış. İkincisini Barbaros Hayrettin Paşa gerçekleştirmiş fakat iki sefer de uzun bir işgal süreci olmamış.

Otranto

1480 yılında Osmanlılar burayı işgal ettiğinde, Hristiyanlığı bırakmak istemeyen 800 kişinin kafasını kesmiş ve şu an bütün o kafatasları ve kemikler, Otranto katedralinde sergileniyor.

Alberobello

Trulli`lerin en yoğun olduğu bölge, ikiye ayrılıyor; Aia Piccola ve Monti. Trullo d’Oro`da öğlen yemeği yedik; porsiyonlar kocaman, fiyat uygun fakat servis aşırı yavaştı.

Gioia del Colle

Bir çok sokak sanatına rastlayacağınız bölge. Trattoria Pugliese`de yemek yedik, yemekler ve şarap çok lezzetliydi.

Puglia Oteller

Beğenerek kaldıklarımızı listeliyorum.

tarihinde yayınlandı Yorum yapın

Cinque Terre Gezilecek Yerler, Gezi Notları

Türkçesi “5 Toprak” olan Cinque Terre; İtalya`nın kuzeybatısında Linguria bölgesinde yan yana dizilmiş küçük ve şirin beş balıkçı köyünü kapsayan bir alan. Bu köyler kuzeyden güneye sırayla; Monterrosso Al Mare, Vernazza, Corniglia, Manarola, Riomaggiore.
Monterrosso`da denize girebileceğiniz bir plaj var.
Corniglia, Cinque Terre içinde sahile kayısı olmayan tek köy ve trenden inince köye ulaşmak için çok yürümeniz gerek; dolayısıyla fazla zamanınız yoksa burayı es geçebilirsiniz.

CINQUE TERRE ULAŞIM

Beş köy arasında ulaşım tren ya da deniz yoluyla yapılıyor. Arabayla da yapılabilir fakat ulaşım süresi hayli uzar çünkü dağ yolları uzun ve dolambaçlı. Tren seferleri daha sık, tekne seferleri daha seyrek. Biz Genova`dan arabayla Monterrosso`ya geldik. Buradaki otoparkta zar zor yer bulup, diğer köylere trenle geçtik. Köyler arası trenle 3-4 dakika sürüyor. Genova`dan Cinque Terre`ye tren de var, bu tren La Spezia`ya kadar gidiyor. Biz İstanbul`dan uçakla Milano`ya gelip araba kiraladık fakat Milano, Genoa, Cinque Terre, La Spezia güzergahı trenle de yapılabilir. İstanbul`dan Milano, Genova ya da Pisa`ya uçakla gelip, bu üç şehirden de trenle Cinque Terre`ye ulaşılabilir. Trene binmeden biletlerinizi makinelerden onaylatmayı unutmayın, sık kontrol yapılıyor. Bilet ücretleri ayrıca gayet ucuz. Daha ekonomik olması için ayrı ayrı almak yerine, tüm Cinque Terre bölgesini kapsayan bir bilet alabilirsiniz. Köyler arasında ayrıca trekking yolu var, yürümek 20-30 dakika sürüyormuş.

CINQUE TERRE KONAKLAMA

Cinque Terre`de kalacak fazla otel olmadığından La Spezia merkezinde kalabilirsiniz.

CINQUE TERRE NE YENİR, NE İÇİLİR, RESTORANLAR

Deniz kenarında kurulan köyler olduğu için tabi ki deniz ürünleri yiyebileceğiniz restoran çok fakat deniz ürünleriyle aranız yoksa pizza ve makarna yiyebileceğiniz yerler de var. Bölgenin ayrıca limonları ünlü, limonata içmeden ya da limonlu dondurma yemeden dönmeyin. Huni içinde atıştırmalık deniz ürünleri satan yerler var, çok acıkmadıysanız bunları da deneyebilirsiniz.
Cinque Terre`nin en iyi restoranları:

  • Monterosso: Trattoria Da Oscar.
  • Vernazza: Ristorante Belforte
  • Manarola: Il Porticciolo, Trattoria dal Billy

CINQUE TERRE`DEN NE ALINIR

İtalyan bir arkadaşımın söylediğine göre bu bölgenin pestosu ünlüymüş. Bir butik dükkandan el yapımı pesto alabilirsiniz, küçük kavanozlarda satıyorlar.

CINQUE TERRE`YE YAKIN GEZİLEBİLECEK YERLER

Keşke 1 aylık iznimiz olsaydı da Linguria bölgesi baştan sona gezebilseydik. Arabanız varsa Cinque Terre`ye en yakın La Spezia`da Portovenere var. Portofino, 1,5 saat uzaklıkta, yine araba gerekli. Portofino`ya yakın Camogli, Rapallo ve Santa Margherita görebileceğiniz bölgeler arasında. Eğer turunuza Genova`dan başlayacaksanız Bocadesse`ye de uğrayabilirsiniz.

tarihinde yayınlandı Yorum yapın

Portekiz gezi rehberi, Portekiz gezilecek yerler

Ağustos 2015`te erkek arkadaşımla birlikte bir haftalığına çıktığımız Portekiz gezisinden izlenimlerimi ve araştırma notlarımı paylaşacağım.

Öncelikle; uzun sıralara hazır olun. Portekizliler ağırkanlı ve konuşmayı seven insanlar, bu yüzden sıralar hiç bitmiyor, o siparişler bekle bekle gelmiyor. Eh bizim Avrupalılar gibi işe girer girmez 25 gün iznimiz olmadığı için, işe girdikten bir sene sonra yalnızca 14 güncük izne sahip olabildiğimiz için o beklemeler insanda “tatilim gidiyor” paniği yaratabiliyor ama gezerken anladım ki paniğe gerek yokmuş, zaten küçük şehirler.

Akşam yemekleri İspanya ve İtalya`da olduğu gibi geç yeniyor, restoranlarda saat 9-10`dan sonra bile hala sıra var. Çok nadir olarak bazı yerlerde siesta yapılıyor, 3-7 arası kapalı olan restorana rastladık.

Lizbon da Porto da İstanbul`a göre daha serin ve esiyor ve bu daha rahat gezmenizi sağlıyor.

Portekiz`in yerel birasının ismi: Super Bock! Tüm barlarda, restoranlarda, tentelerde, reklam panolarında rastlayacağınız marka.

Son 3 yurtdışı gezim için triposo uygulamasını kullanıyorum; görmek istediğiniz yerleri işaretliyorsunuz ve uygulama size seçtiğiniz yerlerden bir yürüyüş rotası çıkartıyor. İnternetinizin olmasına gerek yok, çevrimiçi haritası var, nerede olduğunuzu ve rotanızı bu haritadan takip edebilirsiniz. Hala geliştirilmesi gereken özellikleri var fakat şu ana kadar rastladığım en iyi gezi uygulaması, tavsiye ederim. IOS ve Android sistemli telefon/tabletler için indirilebilir. Yürüyüş rotasının ekran görüntüsü aşağıdaki gibi.

  • THY ile Lizbon ve Porto`ya direkt uçuş var ve uçuş 5 saat sürüyor. Biletinizi TAPPortugal`dan almış olsanız da Portekiz uçuşlarını THY işletiyor. Bu arada Atatürk Havaalanında da, Lizbon havaalanında da uzun sıralar olduğunu unutmayın ve erken gidin.
  • Havaalanından araç kiralamak isterseniz 1-2 saatinizi gözden çıkarın. Önceden internetten rezervasyon yapmış olmamıza rağmen tam 1 saat 40 dakika sırada bekledik. Tüm araç kiralama şirketlerinin önünde aynı uzunlukta sıra var, yalnızca “Sixth” şirketinin önünde fazla sıra yoktu. Biz arabamızı Hertz`den kiraladık ve kazık yedik, Internetten yaptığımız rezervasyonun “km limiti” varmış, bu limit yalnızca şehir içinde kullanmaya yetiyordu. 80 euro daha verip limiti kaldırdık.

Önemli soru: Araç kiralamaya gerek var mı? 
Kısa bir tatil yapacaksanız ve bir iki şehir gezecekseniz bence gerek yok. Neden?

  1. Araba kiraları İtalya`yla karşılaştırıldığında daha pahalı, kısa süre önce İtalya`da araba kiraladığımız için onunla kıyaslıyorum.
  2. Şehir merkezleri genelde küçük olduğu için her yere yürüyerek ulaşabilirsiniz. Ayrıca metro ve tramvay ile de gezebilirsiniz.
  3. Seyehat tarihinden iki ay önce baktığımda Lizbon – Porto uçağı gidiş+dönüş kişibaşı 60 TL idi, uçuş süresi 55 dakika. Araç kiralama sırasını gördüğümde uçuş fiyatlarına tekrar baktığımda 500 TL`ye çıkmıştı, mecburen araç kiralama sırasını bekledik.

Araba kiralamanın avantajı ise daha özgür olmak, şehirler arasında daha hızlı seyahat edebilmek ve Sesimbra ve Setubal gibi denize girebileceğiniz bölgelere gidebilmek.

Lizbon Şehir içi ulaşım

Havaalanı şehir merkezine çok yakın, metroyla ulaşabilirsiniz. Makineden alırsanız bir metro/tramvay/otobüs bileti 1.4 €, araca bindiğinizde şöförden almak isterseniz daha pahalı. Benim önerim fiyatı 6 € olan günlük biletlerden alıp tarihi tranwaylara dilediğiniz kadar inip binmeniz. Lizbon çok tepeli bir şehir olduğundan yürümekten yorulduğunuzda tranwaya binme ihtiyacı duyabilirsiniz. 28 numaralı tranvay Lizbon`un tüm tarihi merkezini dolaşıyor. Bizim Beyoğlunda`ki tranvayların aynısı ama 3-5 dakikada bir geçiyor.
Akşamları dışarı çıkmak için Uber kullandık; 3-4 €`ya şehir içinde istediğiniz yere gidebiliyorsunuz, şöförler ve araçlar düzgün. Taksi de kullandık, taksici çok yolu çok uzattı ve aracı kötü kullandı. Uber, size en kısa yolu çiziyor, uygulamadan siz de takip edebilirsiniz. IOS ve Android sistemli telefonlar için indirilebilir.

Porto Şehir içi ulaşım

Şehir içinde butik bir otelde kalıp ya da şehir dışında butik bir otelde kalıp tarihi şehir merkezine aracınızla gelip bir otoparka park edip ya da metroyla São Bento durağında inip yürüyerek tüm şehir merkezini gezebilirsiniz.

LİZBON GEZİLECEK YERLER, GEZİ REHBERİ

Lizbon içinde kendim için kaydettiğim ve çoğunu gördüğüm yerleri ve restoranları, barları listeliyorum. Listenin içinde müze göremeyeceksiniz çünkü Avrupa`daki müze kotamı doldurduğumu düşünüyorum, ayrıca şehrin içinde şehrin insanları arasında olmak daha çok hoşuma gidiyor. Bu listedeki çoğu yer turistik fakat bazı yerler hem turistler hem yerel halk için popüler. Lizbon için 3 gün ayırmak gerek diye düşünüyorum, sakin sakin gezip şehrin tadını çıkarabilmek için. Yokuşlar sizi yorduğunda tranvaylara binebilirsiniz, 28 numaralı tranvay rotası bir çok turistik yeri kapsıyor. Zamanınız yeterliyse Alfama sokaklarında başı boş gezinin ve mutlaka Bairro Alto bölgesindeki gece hayatının içine karışın.
Triposo uygulaması içindeki yürüyüş rotamı “Lisbon By Ozge” ya da “all lisbon” başlığı ile bulabilirsiniz. Web üzerinden ulaşmak için buraya tıklayın.

  • SANTA CATARINA – Manzara Noktası. Buraya uğramanızı tavsiye ederim. Hemen yanındaki cafede bir şeyler yiyip içebilirsiniz.
  • PRAÇA LUIS DE CAMÓES – Meydan
  • BICA FUNICULAR – Şehrin merkezinde bol yokuşlu kısa bir rotası olan tranvay
  • MIRADOURO DE SANTA LUZIA – 28 numaralı tranvay rotası üzerinde bulunan bir manzara noktası.
  • MIRADOURO DA SENHORA DO MONTE – Manzara Noktası.
  • MIRADOR/JARDIM DE S. PEDRO DE ALCANTARA – Manzara Noktası.
  • CHIADO SQUARE – 28 numaralı tranvay rotası üzerinde bulunan bir meydan. CAFÉ A BRASILEIRA`da kahve içip etrafı seyredebilirsiniz.
  • RUA AUGUSTA – İstiklal Caddesi (!). Lizbonun şehir merkezi olan Baixa Pombalina bölgesi tarihin en yıkıcı depremlerinden olan 1755 Lizbon depreminden sonra yeniden inşa edilmiştir.
  • SANTA JUSTA LIFT – Ücretli bir asansör ve manzara noktası. Para vermeyip yan sokaklardan yokuş çıkarak IGREJA DO CARMO yanından da aynı manzara noktasına gelebilirsiniz.
  • IGREJA DE SÃO ROQUE – Ulusal Miras olarak kabul edilen dünyanın ilk İsa Tarikatı Kiliselerinden.
  • SANTO ANTÓNIO CHURCH – 16. yüzyıl kiliselerinden
  • CASTELO DE SÃO JORGE – Tüm lizbonun gözüktüğü Lizbon kalesi.
  • CHURCH OF SANTA ENGRÁCIA – 17. yüzyıl kiliselerinden. Alfama`yı dolaşırken yakınlardaki manastırı da ziyaret edilebilirsiniz; Monastery оf São Vicente de Fora.
  • IGREJA DO CARMO – 1389`da inşa edilmiş manastırın 1755 depreminden sonra kalan yıkıntıları.
  • ARCO DA RUA AUGUSTA – İstiklal Caddesi`nin kapısı (!)
  • ROSSIO SQUARE – Rua Augusta`nın sonundaki meydan
  • LISBON CATHEDRAL – Adı üstünde…
  • PRAÇA DO COMÉRCIO – Rua Augusta`nın başındaki Saray Meydanı, 1755 depreminden sonra yeniden inşa edilmiş.

15 numaralı tramvay ile gidebileceğiniz Belem Bölgesi:

  • PADRÃO DOS DESCOBRIMENTOS – Kaşifler anıtı
  • BELÉM TOWER – Tejo Nehri içinde bulunan Belem Kulesi
  • JERÓNIMOS MONASTERY – UNESCO Dünya Mirası alanında bulunan Jerónimos Manastırı. Giriş 10€ idi, içi görülmeye değer.
  • PASTEIS DE BELEM – Orijinal Belem tartını yiyebileceğiniz tarihi pastane. Yiyecek ve içecekler çok ucuzdu fakat hesabı kontrol edin, bize çakal bir garson denk geldi, hesabı fazla söyledi, düzelttirdik.

Restoran, Barlar:

  • MERCADO DA RIBEIRA – Bir çok ünlü restoranın şubelerinin ve ünlü şeflerin yerlerinin olduğu bir hal. İstanbul`da benzetebileceğim bir örneğini bulamadım fakat Madrid`deki”Mercado San Miguel”e ve Berlin`deki perşembeleri açık olan “Markthalle Neun” a benzediğini söyleyebilirim. Günün her saati kalabalık ama o kadar sıra beklemeye ve masa kapmaya çalışmaya değer.
  • PORTAS LARGAS – Bairro Alto bölgesinde bir bar, bu sokak ve paralel bir kaç sokakta bar hopping yapabilirsiniz.
  • A GINJINHA – Yalnızca vişne likörü yapıp satan bir bar. Geceye başlarken buraya uğrayabilirsiniz.
  • CERVEJARIA RAMIRO – Ünlü deniz ürünleri restoranı. Hiç görmediğiniz kabuklu deniz yaratıklarıyla karşılaşabilirsiniz vitrinde.
  • PASTELARIA 1800 – Pastane/Cafe
  • PASTELARIA VERSAILLES – Pastane/Cafe
  • SANTO ANTONIO DE ALFAMA
  • TÁGIDE – Siesta yapıyorlar dikkat. 15:00-20:00 arası kapalıydı.
  • DOCA DE SANTO
  • MINI BAR TEATRO
  • CANTINHO DO AVILLEZ – Modern Portekiz mutfağı
  • O PREGO DA PEIXARIA
  • CASANOVA – Alfama Bölgesinde deniz kenarında bir pizzacı, pizzaları lezzetliydi.
  • LOST IN ESPLANADA BAR – Manzaralı bir yere oturmak için önceden rezervasyon yapmanız gerekir.
  • CONFEITARIA NACIONAL – Pastane/Cafe
  • CARVOARIA JACTO
  • SANTINI – Dondurmacı
  • CAFÉ A BRASILEIRA – Cafe

Bizim Lizbon`da kaldığımız ve memnun olduğumuz, şehir merkezine bir kaç metro durağı uzaklığındaki oteller:

  • CASA BELMONTE
  • DOM JOÃO RESIDENCIAL

PORTO GEZİLECEK YERLER, GEZİ REHBERİ

Biz Porto`yu çok sevdik, gezmeye doyamadık, Lizbon`dan daha orijinal ve etkileyici bulduk. Porto`nun tüm tarihi şehir merkezi, UNESCO tarafından korunan bir bölge. Fayans kaplı eski evlerin ve kiliselerin olduğu, şehrin ortasından geçen Douro Nehri`nden eski tip kayıkların geçtiği Porto`da geçmişte yaşıyor gibi hissettik. Douro Nehri`nin ikiye böldüğü şehrin güney yarısında Porto şaraplarının tadımını yapabileceğiniz bir çok şarapevi ve şarap mahzeni var. Tatlı şarapları seviyorsanız buradan çok ucuza şaraplar alabilirsiniz. Ben dry şarapları sevdiğimden Porto şarapları ağız tadıma hiç uymadı. Aracımız olduğu için “Foz do Douro” bölgesine gidip okyanus kıyısında yürüyüş yaptık. Burada denize girilmiyor fakat sörf yapılabilen yerler mevcut.
Triposo uygulaması içindeki yürüyüş rotamı “Porto By Ozge” başlığı ile bulabilirsiniz. Web üzerinden ulaşmak için buraya tıklayın.

  • TORRE MEDIEVAL DO PORTO
  • ROTUNDA DA BOAVISTA
  • LIBERDADE SQUARE
  • LIVRARIA LELLO – Küçük tarihi bir kitapçı. Akşamüstü daha az sıra var ve sıra hızlı ilerliyor
  • PRAÇA DA RIBEIRA – Nehir kenarı
  • ALMEIDA GARRETT
  • IGREJA DA MISERICÓRDIA
  • CHURCH OF SAINT ILDEFONSO
  • CHURCH OF SÃO MARTINHO DE CEDOFEITA
  • VIA CATARINA – İstiklal Caddesi(!)
  • PRAÇA DA BATALHA
  • FONTE DOS LEÕES
  • SÃO BENTO RAILWAY STATION
  • IGREJA DE SANTA CLARA
  • AVENIDA DOS ALIADOS
  • CAPELA DAS ALMAS
  • IGREJA DO CARMO
  • PORTO CATHEDRAL
  • CAIS RIBEIRA
  • IGREJA DE SÃO FRANCISCO
  • PONTE D. LUIS I – Yayalara da açık olan hem köprü. Porto Cathedrali`nden sonra buraya yürüyüp Porto`yu yukarıdan izleyebilirsiniz. Köprünün ayrıca aşağıda da yolu var, nehir kıyısından karşıya geçmek için.
  • FOZ DO DOURO – Atlas Okyanusu kıyısı.
  • PALÁCIO DA BOLSA – Borsa Binası
  • CLÉRIGOS CHURCH

BACALHAU – Yalnızca Portekiz yemeklerinin ve içeceklerinin servis edildiği, Douro Nehri kıyısındaki restoran. Restoranda cola yok ama çeşit çeşit Portekiz birası ve şarabı bulabilirsiniz. Menüde farklı pişirme teknikleriyle her biri ayrı bir yemek olarak listelenmiş, Portekizcesi “Bacalhau” olan morina balığı yemeklerini deneyebilirsiniz.
SANDEMAN – Şarap tadımı yapabileceğiniz şarap mahzenlerinden en ünlüsü.

SINTRA GEZİ NOTLARI

UNESCO Dünya Mirası olarak sınıflandırılan Sintra`ya Lizbon`dan aracınızla yarım saatte gidebilirsiniz. Tarihi sarayları, mimari kompleksleri, kaleleri ve binalarıyla Sintra, Lizbon`a gelenlerin uğraması gereken bir bölge.

  • Pena Palace
  • Palacio Nacional
  • Moorish Castle
  • Quinta da Regaleira
  • Monserrate Estate
  • Seteais Palace

ziyaret edilebilir. Girişler 10€ civarında.

SESIMBRA VE SETUBAL

Lizbon`dan 40-45 dakika uzaklıkta olan Sesimbra, Setubal ve bunlarında arasında kalan Milli Park bölgesinde denize girebileceğiniz bir çok plaj mevcut. Bunların çoğu bakir koylar ve şezlong-şemsiye bulabileceğiz işletmeler yok. Tavsiyem havlunuzu alıp aracınızla “beach hopping” yapmanız. Bu bölge okyanus kıyısında olmasına rağmen büyük bir girintide bulunduğu için deniz dalgasız, düz ve bakması çok güzel, yüzmek için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Bu kadar güzel bir kumsalda kristal sulara giren niye yok diye düşündük, suya ayağımızı sokmamızla niye olduğunu anladık; su buz gibi. Bozcaadanın ya da Çeşme`nin soğuk suyundan bahsetmiyorum, suyun içine girdikten 3 dakika sonra bütün vücudunuzun karıncalanmaya başladığı bir soğuktan bahsediyorum. Bu yüzden herkes serinleme ihtiyacı duyduğunda yalnızca bileklerine kadar, en fazla dizlerine kadar suyun içine girip orada takılıyor, orada dakikalarca durup sohbet ediyorlar.
Sesimbra`da bir geceliğine “A Bela Piscosa II” isimli dışı fayans kaplı içi yenilenmiş ve romantik mobilyalarla döşenmiş eski bir apartmanın en üst katında kaldık, terasında müthiş bir okyanus manzarası vardı. Lizbon`dan günübürlik bu bölgeye gelinebilir fakat kalmak isterseniz bu butik oteli tavsiye ediyorum.
Milli Park bölgesindeki plajların isimleri şöyle:
Praia de Galapinhos, Praia dos Galapos, Praia da Figueirinha, Praia do Creiro (Portinho da Arrábida), Praia dos Coelhos (Arrábida), Praia de Albarquel.

tarihinde yayınlandı Yorum yapın

Atina gezilecek yerler, Atina rehberi

Arkadaşımın Atina`da yaşayan kuzeninin tavsiyeleri ile gidip beğendiğimiz lokallerin takıldığı mekanlar:

Plateia Agia Irinis’de güzel cafe, barlar var; Mama Roux, Tailor Made, Noel.

Tzitzikas kai Mermingas: Girit restoranı.

The Clumsies ve Drunk Sinatra Syntagma’da bulunan güzel cafe-barlar.

Kolonaki bölgesi:Nişantaşı`na benzer. Rock’n’roll: Kolonaki’de gece kulubü.

Lukumades: lokmada inovasyon.

Bu arada fiyatların İstanbul`dan aşağı kalır yanı yok. Mekanlar gayet hoş ve insanlar yaşıyor. Ekonomik kriz nerede biz pek göremedik. Yunanlılar keyiflerine gayet düşkün. Cuma ve Cumartesi akşamı gittiğimiz tüm mekanlar kalabalıktı.

Yunanistan’da 14.00 ile 17.00 arası siesta vardır. Bu saatler arası bazı mağaza ve dükkanlar kapanır ve günler, kısa gün / uzun gün diye ayrılır. Pazartesi ve Çarşambaları kısa günlerdir, Salı, Perşembe ve Cumaları uzun günlerdir. Kısa günlerde, genellikle siesta saatinden itibaren yani 14.00’dan sonra dükkanlar kapanır ve tekrar açılmazlar. Uzun günlerde, siesta zamanı kapanırlar ama 17.00’den 20.00’e kadar tekrar açılırlar, Cumartesileri yarim gün açıktırlar. Pazar günleri bütün dükkanlar kapalıdır.

Çeşmeden su içilebildiğinden, restoranlarda sürahiyle su bedavadır, ama ekmek istenilirse paralıdır.

tarihinde yayınlandı 1 Yorum

Prag hakkında bilinmesi gerekenler, Prag için faydalı bilgiler

Prag hakkında bilinmesi gereken bilgileri, 2 sene Prag`da yaşadığım tecrübelere dayanarak yazıyorum.

Prag içi ulaşım

Prag`da şehir merkezinde otobüs yok, onun yerine tramvaylar var. Çevreyi görerek gideyim derseniz tramvay, hız önceliğiniz varsa metro kullanabilirsiniz. Metro ağı çok geniş değil. Günlük bilet alıp 22 numaralı tramvay ile Náměstí Míru – Pražský hrad durakları arasında şehir merkezinde turistik bir gezi yapabilirsiniz. Biletler hem tramvaylarda hem metroda geçerli. Tramvaya binmeden önce biletinizi almalısınız, şöförden alınamıyor. Şehir merkezinde kontroller daha sık, yakalanırsanız cezası büyük.
http://czech-transport.com/images/metro_tram_daily_stops.pdf

Prag`a ne zaman gidilir?

Mayıs-Eylül ayları arasında. Kışın aşırı soğuk olabiliyor. İstanbul`da 21C derece olduğu bir gün Prag`da 2C dereceydi gündüz. Bu kış sevgilimin evinin önündeki nehir dondu, çocuklar yürüyordu üzerinde. Sonbaharda nehir kenarındaki ağaçların renkleri tam fotoğraflık.

Prag`da nerede kalınmalı?

2-3 günlüğüne geldiyseniz Prag 1 ya da Prag 2`de Náměstí Míru civarları. Daha fazla kalacaksanız Karlin daha ekonomik bir seçim olabilir.

Prag için faydalı bilgiler

Turistik merkez, peri masalı gibidir. Tarihi yapıların hepsi orijinal çünkü Çekler hiç savaşa girmemiş, 2. Dünya Savaşında direkt teslim olmuşlar. (Avusturya savaşa girip bombalandığı için Viyana`daki tarihi yapıların tümü, aslına uygun olarak yeniden yapılmıştır) Halkın %70`i ateist. Cafe, bar, restoranlarda hala içeride sigara içiliyor. Bunun nedeni, böyle bir yasak konmasının özgürlüğe aykırı olmasıymış. (Bizim temiz nefes alma hakkımız ne olacak?) Çekler ülke isimlerine Çek Cumhuriyeti değil Çekya diyorlar, hatta ülke isminin global olarak değişmesi planlanıyor. Prag, İstanbul`la karşılaştırıldığında ucuz bir şehir fakat bu turistik merkez dışı için geçerli. Bira çok ucuz, turistik merkezde dahi olsanız. Turistik merkezin dışına çıktığınız anda bazı mahallelerde soğuk, gri, kasvetli Sovyet binaları ve 80lerden kalma dükkanlar göreceksiniz ve sokaklar bomboştur. Bazen, özellikle kışın, sanki şehre bomba atılmış, insanlar ölmüş, yalnızca binalar kalmış diye düşündüğüm oluyor.

Prag hava durumu

Kışın aşırı soğuk, sonbahar epey yağmurlu geçiyor. Yazlar, Türkiye`nin bahar mevsimi gibi geçiyor.

Prag vize var mı?

Evet Schengen vizesi almanız gerekir.

Prag havaalanı

Tek havalanı var: Václav Havel Airport. Havaalanından şehir merkezine gitmek için 100 ya da 119 numaralı otobüse binip A metro hattı ya da B metro hattına geçebilirsiniz.

Prag otel

Prag`da hiç otelde kalmadığım için bu konuda da bilgi veremiyorum fakat Prag 1 ya da Prag 2`de kalmanızı öneririm.

Prag kaç günde gezilir?

Turistik merkez 2-3 günde gezilir. Daha fazla kalacaksanız merkez dışındaki mekanlar yazıma göz atın.

Prag`da ne yenir

Çek mutfağının pek başarılı olduğunu söyleyemeyeceğim; patates, soğan, havuç ve etten yapılan yemekler var genelde. Ambiente grubu restoranlarında iyi yemekler yiyebilirsiniz.

Para birimi

CZK yani Çek kronu.

Kahvaltı

Türk kahvaltısı beklemeyin fakat diğer Avrupa ülkelerine göre daha iyi, hiç değilse kruvasan-kahve seçeneğinden fazla seçenek var. Kahvaltıda yumurta yiyebilirsiniz, burada yumurtaların tadı var, İstanbul`daki gibi plastik tadında değil.

Prag birası

Pilsener bira cenneti diyebiliriz Prag için, ucuz ve çeşit çok. Zaten Pilsen, Çekya`da bir şehir ve bu bira çeşidi ilk burada yapılmaya başlanmış.

Cafe, restoran, bar

Ambiente grubu restoranları iyidir. Çoğu restoranda rezervasyon gerekir. İçeride sigara içiliyor. Cafe deyince aklınıza içki satılmayan yerler gelmesin. Burada alkol ruhsatı diye bir şey olmadığından cafelerde de içki satılıyor. Su ücretsiz ve çeşmeden doldurulup getiriliyor. Tavuklar İstanbul`dakinden daha lezzetli. Bir de patatesler çok lezzetli. Menüde değişikliğe gitmeyin. Örneğin menüde et-domates-yeşillik omleti varsa; siz et yerine iki kat domatesli olsun isterseniz, iki kat etli gelebilir. Sürekli başımıza gelen şeyler, bu yüzden uyarayım. En sevdiğim cafe, restoran, barlar için tıklayın.